Geçmiş dönemdeki gençlik ile günümüz gençlerinin karşılaştırmasını yapmak istiyorum. Günümüz gençlik halleri ile bu denli benzerlik göstermesi gençliğin her zaman ki asi kanlı olmaları ve tecrübesizliklerini dışa vurmaları her şeyi kendilerinin bildiğini düşünen bir profil ile yansıtmaktadırlar. Lükse düşkünlük, lükse meraklanma, anti üretken tavırlar, tüketici bir gençlik, iş beğenmeme, verilen işleri küçük görme, büyükleri ile yaşanan çatışmalar gibi sorunlar geçmiş dönemden beri benzerlik göstermesine rağmen halen bu sorunların var olması ve bir çözüme ulaşamaması bu işin sosyolojisi gereği midir? Yoksa bu problemlerin varlığı stratejik olarak gençlerin saf dışı bırakılması için birilerinin yararına mıdır?

Öncelikle Türkiye özelinde bir değerlendirme yaparsak; Türkiye’nin en değerli güçlerinden biri dinamik genç nüfusudur. Özellikle genç nüfus sıkıntısını her gün büyüyerek yaşayan Avrupa ile kıyasladığımda Türkiye’nin potansiyelinin ne kadar büyük olduğu açıkça ortada. Fakat Türkiye’nin geçmişine baktığımda bu büyük genç nüfusun şimdiye kadar hep bir problem olarak ele alındığını söyleyebiliriz. Bizleri yani gençliği bir fırsat olarak görüyorlar. Dünya geneline de baktığımız da ülke,millet,vatan,bayrak,gelenek ve dini duygulardan uzaklaşan bir gençlik görüyorum. Daha otuz yıl önce gençlik algısı sağcı veya solcu damgasını yemişti, bu gençler okullardan atılıp soluğu hapishanede alıyorken, günümüzde gençler saçından, başından, pir singinden, giyiminden, başörtüsünden dolayı kimse ile problem yaşamıyor. Ve üniversite sayılarının son günlerde ikiyüzlü(200) sayılara yaklaşması ile birlikte istedikleri şehirde istedikleri bölümde özgürce eğitim alabiliyorlar. Bu anlamda gençlerin yaşamlarında ki ferahlamayı ve istekleri doğrultusunda kendi hayatlarına karar verebilmeleri şanslarının olduğunu kolayca söyleyebilirim.

                Asıl merakım şu; bugünün gençleri yani bizlerin  yakın tarihimizde yaşadıkları ortada iken bugün neye sinirlenip öfkeleniyoruz. Bugün ülkede bir dezavantajlı gencimiz veya maddi durumu iyi olmayan gencimizde her Türk genci gibi aynı seviyede okuyabiliyor ve aynı seviyede tüm imkanlardan yararlanabiliyor. Kimsenin kendini eksik hissedemeyeceği  bu durumda neden kelime anlamı Hazine olan gençlerimizde hala daha gençlere karşı yapılan reformları farkına varmıyorlar. Kendi düşüncem bugün hayatımızın içine giren yatak odamızda hatta baş ucumuzda olan sosyal mecralar bizleri tamamen özenti,lüks düşkünü ve tüketici toplum olmaya sürüklemektedir.Gelenekçi düşüncelerim olduğunu biliyorum fakat nerde bizim eski aile birliğimiz nerde bizim eski dostluklarımız.Bugün arkadaşlıklar sosyal mecralarda karşılıklı takip ve beğeniler üzerine kurulu.Belki gerçekte olmayan ya  da her gencimizi özentiliğe iten sosyal paylaşımlarla dolu bir toplum olduk ve bu yolda da çok hızlı ilerliyoruz.İçimizde ki gücün kanlarımızda dolaşan kanın farkına varıp silkelenmeliyiz.Eğer farkına varmayıp bize sunulan asimile hayatı yaşarsak sonuçlar hiçte hoş olmayacak.Hadi hayırlısı…